İÇİMİZDEKİ ÇOCUK…

Bilindiği gibi insanoğlu doğar, büyür ve de ölür. Ama bence yaşamımız boyunca ‘büyüdüğümüz dönem’ yaşamımızdaki en değerli bölümdür. Bu yaşam bölümümüzü çok güzel geçirmeliyiz.

Bu nasıl olur sizce?

Sakın gezmek, eğlenmek olarak düşünmeyiniz. Tabii bunlar da olacak. Ama ben bu konu ile ilgili kendi düşüncelerimi yazmak istedim.

Çocukluk dönemi bitince, yani anne ve babanız himayesinden çıkacağınız 18 yaş gelince. Tabii anne baba ölene kadar evlatlarını bırakmaz, ama maalesef esas hayat mücadelesi 18 yaşından sonra başlıyor.

O dönemde lise bitiyor ve üniversite giriş sınavı dönemine giriliyor. Bu sınav o yaşların bir kâbusu.

Sınavı kazanınca başlıyor üniversite hayatı. Oh! Çok güzel, giden 4 yıl… Sorunlar bitti mi sanıyoruz… Asla! Neden mi? Başka bir sorun daha geliyor karşınıza… Ne mi bu sorun?

Sorun olmaz olur mu hiç! İş bulmak gibi zor mu zor bir sorun.

Ben yıllarca iş bulamayan gençleri biliyorum. Bu gençler adeta içlerine kapanıyorlar. Artık mesleklerini yapmaktan vaz geçiyorlar ve de ‘Ne iş olursa olsun yaparım.’ dönemine giriyorlar. İşte anne ve baba onlardan daha çok üzülüyorlar. Bu sefer başlıyorlar eş ve dostlarını devreye sokmaya…

Maalesef ülkemizin en büyük üzüntüsü bu bence. Çocuklarımızın çoğunluğu eş dost vasıtası ile işe giriyorlar… Sanılıyor ki, ‘Ne güzel işe girmişler.’ deniliyor… Ama işin aslı öyle değil. Bu çocuklarımız mutsuz oluyorlar. Zira mesleklerine göre bir işe kendi emekleriyle girmek istiyorlar… İşte hayat böyle başlıyor… ve de akıp gidiyor…

Birde bakıyorlar ki sevdikleri ile evlenmişler vedeeee birkaç çocuk. Artık kendileri için zorlu bir yaşam olan okumak, üniversiteye gitmek, işe girmek gibi sorunlar geride kalmışşş.

Ama bu sefer de aynı işler çocukları için başlıyor. Ve de zaman böylece akıp giderken, bir de bakıyorsunuz ki yaş ilerlemiş… Nüfus cüzdanınızın alış tarihi gerilerde kalmış…

İşte benim sizlere tavsiyem burada devreye giriyor. Bırakın nüfus cüzdanı yaşınız büyüsün. Âmâ asla ve asla siz büyümeyin..

İçinizdeki çocuk büyümesin. Çocuklarınızla ve de torunlarınızla tekrar yaşamın başına dönünüz…

Sizlere en son tavsiyem içinizdeki çocuğu asla öldürmeyin, öldürmeyin ki ağladığınız üzüldüğünüz her yeni gün için ”ACIMADIKİİİ! ” diyebilesiniz…

ZEKİYE ÖZMUT

İÇİMİZDEKİ ÇOCUK…” üzerine 3 yorum

    1. Merhabalar içimizdeki çocuk
      Çocukluk, herkesin kendine göre güzel günler geçirdiği zaman dilimi. Bu yaşımızda bile hepimizin içinde çocuk ruhu vardır fakat maziye daldığınız zaman o günlerde çocukluğumuz yaşamak isteriz.
      Hangi yaşta olursak olalım içimizdeki çocuğu hiç kaybetmeyelim, hep yaşatalım
      Her şey gönlünüzce olsun

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir